26 Ağustos 2016 Cuma

Kısa Bilgi - İngilizce Dilinin Yazılışı Neden Zor?





     İngilizce yazımı zor bir dil. Günlük hayatta dahi hata yapacak bir kelime mutlaka çıkıyor. Fakat İngilizcenin bu zorluğu tamamen insani nedenlere dayanıyor.
     Sorun alfabeden başlıyor. İngilizce Latince ile benzer sesleri paylaşmasa da Latin harflerine dayalı bir yazı sistemi kullanıyor. Bu, IKEA’dan ofis takımı alıp oyuncak odası yapmaya çalışmak gibi bir şey.
     İngilizcenin öyküsü de istilalar, hırsızlıklar, kaprisler, hatalar, gurur ve değişim gibi koşullar içeriyor. Hatta bir noktası insanların açgözlü, uyuşuk ve kibirli olmasına bile dayandırılabilir. 

     İstila ve hırsızlık

     İlk olarak açgözlülüğün getirdiği işgal ve hırsızlığa bakalım. Romalılar 1. yüzyılda Britanya adasına geldiklerinde alfabelerini de birlikte getirdi. 7. yüzyılda ise Avrupa’dan Anglo-Sakson Cermen kabileler dilleriyle birlikte adaya gelip yerleşti. 9. yüzyılda Vikingler bazı bölgeleri işgal etmiş onlar da bazı kelimeler sokmuştu. 1066’da ise Normanlar adaya yerleşmiş ve birçok kelimenin yerini Norman dili almıştı. Bu dil Fransızcanın bir koludur. 

Norman İstilası-1066

     Birkaç yüzyıl sonra Fransızlar adadan gönderildiğinde (fakat kelimeleri kalmıştı) adalılar bu kez de Amerika, Avustralya ve Hindistan’a el atmış, her yeni koloniyle birlikte Britanyalılar yeni kelimeler edinmişti. Ayrıca iş yaptıkları herkesten “ödünç” kelimeler alınmış, ama bunlar kalıcılaşmıştı. Yani kısacası İngilizce için bir istilalar müzesi denebilir.
     Peki bütün bunların kelimelerin yazımı ile nasıl bir ilgisi var? Kelimeler ‘ödünç’ alındığında bunlar genellikle diğer Latin alfabeli yazı sistemlerinden gelmiş, ama İngilizcedeki seslerden farklı sesleri olmuştur. Diğer birçok dil, ödünç aldığı kelimeleri kendi sistemlerine uyarlar. Fakat İngilizcede bazı kelimeler için telaffuz benimsenip yazım uyarlanmış, bazılarında yazım korunmuş, telaffuz uyarlanmış, bazılarında ise her ikisi de korunmuştur.
     Tembel diller
     Tembellik ya da dilbilimcilerin deyimiyle “çabada ekonomik davranma” da devreye girince iş iyice karmaşık bir hal almıştır. Konuşanın işini kolaylaştırmak için bazı sesler düşürülmüş ya da dinleyenin işini kolaylaştırmak için bazı sesler daha baskın hale getirilmiştir.
     İskandinav ve Fransızların etkisi altında eski İngilizcenin bazı karmaşıklıkları giderilmiş (örneğin hopian kelimesinin yerini hope almış) ya da daha sonraki yüzyıllarda olduğu gibi ‘kn’ sesi sadeleşerek ‘n’ olmuş, ‘wr’ sadeleşip ‘r’ olmuştur. Bazı kelimelerde ise ses düşürülmesine rağmen yazım aynı kalmıştır: laughter kelimesindeki ‘gh’ sesinin sadece ‘f’ olarak söylenmesi veya daughter kelimesindekinin tümüyle düşürülmesi gibi.
     

    Kibir ve gurur

    İngilizce yazımın geri kalmasında kibirin de etkili olduğunu söylemek lazım. 
    11. yüzyıldan sonra üst sınıfların dili Fransızca olmuş, şiir, hukuk ve mutfakla ilgili kelimelerde baskın hale gelmiştir. Rönesans döneminde ise bilimsel ve teknik terimlerde Latince ve Yunanca ağırlık kazanmıştır.
    Daha sonra Noah Webster Amerikan İngilizcesini sadeleştirme çabasına girdiğinde (colour yerine colorcentre yerine center gibi) İngilizlerin gururu devreye girip kelimeleri olduğu gibi saklama, hatta daha karmaşıklaştırma güdüsüne sarılmış oldular.
    Günümüzde ise kelimeleri okunduğu gibi yazarak sadeleştirme çabalarından hiç söz edilemiyor. Bu girişimler basit ya da eğitimsizlerin işi gibi görülüyor. Yani dil gibi gerekli bir araç sosyal bir filtreye dönüştürüldü.

Amerikan İngilizcesi, Britanya İngilizcesine göre daha çok sade kelimeye sahiptir.


Kaynak:

    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder