7 Temmuz 2016 Perşembe

1642-1651 İngiliz İç Savaşı: Savaşın Öncesi 1603-1642




         İngiliz İç Savaşı 1642 - 1651 yılları arasında Parlamentaristler-Roundheads ve Kraliyet-Cavaliers yanlıları arasında yaşanmış politik görüş anlaşmazlıkları ve silahlı çatışmaların genel adıdır. 




     

      Savaşın tarihi 3 döneme ayrılır;


      1.dönem 1642 - 1645 yılları (Bkz: I. Dönem)

      2.dönem 1648 - 1649 yılları (Bkz: II. Dönem)

      3.dönem 1649 - 1651 yılları arasında, iç savaş 3 Eylül 1651'de Worcester Muharabesi'nde, Parlamentaristlerin zafer kazanmasıyla bitmiştir. (Bkz: III. Dönem)





Savaşın Öncesi 1603-1642

      İngiltere ve İrlanda Kraliçesi Majesteleri Kraliçe Elizabet-I 24 Mart 1603 tarihinde hayatını kaybetti. Arkasında taht için varis bırakmamıştı. Bunun üzerine ileri gelen İngiliz politikacıları (özellikle Lord Thomas Sackville ve Lord Robert Cecil -Lord William Cecil ile karıştırılmamalıdır) 'İskoçların Kralı' ünvanıyla İskoçya'yı yöneten İskoçların Kraliçesi Mary oğlu Kral James-VI, İngiltere ve İrlanda Kralı olarak tahta çıkardılar.

      Böylece tarihte ilk kez İngiltere, İrlanda ve İskoçya krallıkları tek bir monarka (personal union) sahip oluyordu.  Ayrıca İngiltere ve İrlanda Krallığı'nda Tudor Hanedanı son buluyor, Stuart Hanedanlığı devri başlamış oluyordu.


İngiltere ve İrlanda Krallığı Kraliçesi Elizabeth


İngiltere ve İrlanda Krallığı Kralı ve İskoçların Kralı James VI-I



      Aralık 1604'te Lord Cobham ve Sir Walter Ralegh'in başını çektiği Lady Arbella Stuart'ı tahta geçirmek için bir komplo gerçekleşti fakat komplo başarısız olunca Lord Cobham ve Sir Walter Ralegh hapse atıldılar. Birçok tarihçi bu komplonun Kral James'in destekçisi Sir Robert Cecil'in yerini korumak ve daha da fazla kralın gözdesi haline gelmek için uydurulduğundan veya abartıldığından hemfikirdir.



      Lord Robert Cecil, Kral James tarafından 1608 Tarihinde Lord Treasurer/Hazine Bakanı-bugünün Başbakanı sayılabilir- olarak terfi ettirildi.



      Kral James-I bir Presbyterian olarak yetiştirilmişti. Devlet Kilisesi ile soğuk ilişkileri olan İngiliz Puritanları tarafından olumlu ve umut verici karşılandı. 



      Burada kısa bir tanım ile;



      Presbyterian: John Calvin'in önderliğini yaptığı, piskoposluk yönetimini sertçe reddeden fakat bunun yerine daha katı, hiyerarşik ve elit bir Elders/Yaşlılar yönetimi savunan Protestanlar.


      Puritanlar: Bu mezhebin kısa ve genel bir tanımını yapmak zordur. 16. ve 17. yüzyılda İngiltere'de doğup büyümüş fanatik Protestan bir harekettir. İngiliz Kilisesi'ni her türlü Katolik, 'Hurafeci' ve içeriğini kutsal kitaplardan almayan öğelerden temizlenmesini hedeflemişlerdir.



      Puritanlar, Kral James-I'e 1000 din görevlisi tarafından imzalanan, ayinlerde değişiklik isteyen çok ılımlı ve kabul edildiği takdirde bir rahatsızlık doğurmayacak bir talepname sunuldu. Kral James, Puritan temsilcileri dinledi ve bazı taleplerini kabul etti fakat piskoposlar direniş gösterdi. Devam eden yıllarda Puritan din adamları işlerinden oldu ve üzerindeki baskılar artmaya devam etti.



      Kral James 1604'te İspanyol İmparatorluğu ile barış imzaladı ve 20 yıla yakındır devam eden savaş bitirildi. İrlanda'da ise Tyrone Lord'u Hugh O'Neill'in başını çektiği ayaklanma 1604 yılında bastırıldı.



     Böylece Kral James, parlamentonun ilk kez karşısına çıktığında, Kraliçe Elizabeth döneminden kalma 110.000 Sterlinlik bir borç haricinde fazla bir sorun olmadan çıktı.



      Fakat ilişkiler Kral James'in tahta çıkmasının 1. yıldönümü olmadan bozulmaya başladı.



      Kral James, tahta çıkarken 3 krallığı birleştirmeme sinyali vermesine karşı İngiltere, İskoçya ve İrlanda Krallığı arasında bir yasama birliği oluşturma önerisini parlamentoya sundu. Parlamento bunu 3 krallığın birleşmesi için büyük bir adım olarak algıladı ve öneri oy çokluğu ile reddedildi.



      Bunun üzerine Kral yanlısı olanlar ile Parlamento yanlısı olanlar arasında karar verme yetkisi konusunda büyük bir ayrılık çıktı. Böylece İç Savaş'ta ki Monarşistler ve Parlamentaristler taraflarının kökenler ilk kez fiili olarak ortaya çıkacaktı.



      Avam Kamarası; Kral'a, Parlamentonun haklarının kral tarafından bir lütuf olarak değil, kan ile kazanılmış haklar olduğuna dair sert bir açıklama yaptı. İpler gerildi.

      Fakat bir olay bu durumu bir süre için yumuşattı: Barut Komplosu.

      Katolik Robert Catesby ve arkadaşları parlamentonun altına fıçı içindeki barutlar koyarak Lordlar Kamarasını, Avam Kamarasını ve Kralı, Parlamento açılış oturumunda havaya uçurmayı planlamışlardı. Komplo başarıya ulaşırsa Katolik bir diktatörlük (veya Katolik bir monark ile) kurulacaktı. Fakat komplo başarısız oldu ve komplocular ağır işkenceler ile infaz edildi.



Hollandalı Ressam Crispijn Van de Passe tarafından çizilmiş komplocuların eskizi.
Ressam komplocuları görmemişti ama bu eskiz Barut Komplocularının tasviri açısından bugün en yaygın eskizdir.


      


      Parlamento ve Kral bir süre uzlaşsa da, mali konulardaki tartışmalar ve Kralın yetkileri konusundaki ısrarlı tavrı durumu yeniden soğuttu. 



      Uzun kavgalar ve tartışmaların ardın 1610 yılında parlamento dağıtıldı. Lord Cecil 1612 yılında hayatını kaybetti. Yerine Hazine Komisyonu Lideri sıfatı ile Lord Henry Howard getirildi. 1614'te Addled Parliament/Bozuk Parlamento hiç yasa çıkarmadan 2 aylık bir süre ile çalışmasından sonra dağıtıldı.



      Howard ailesi yolsuzluk ve görevi kötüye kullanma suçlarıyla suçlanınca kabinenin itibarı çok azaldı. 


      Kabine de çıkan peşpeşe skandallar Kral James'i çok zor durumda bıraktı. Kral James, hiçbir zaman selefi Kraliçe Elizabeth gibi uyumlu olduğu bir hükümete, yetenekli Hazine Bakanlarına sahip olamadı. 22 yıllık saltanatı sırasında 4 Hazine Bakanı, 3 Hazine Komisyonu (Toplam 17 üye) değiştirdi.



      1613 yılında Kral James kızı Prenses Elizabeth'i, Palatinate Elektörü Frederick ile evlendirdi. Frederick, 1618 yılında Bohemya Protestanları tarafından, Bohemya tahtına çıkmak üzere davet edildi. Fakat taht koyu Katolik olan Habsburg hanedanının hakkıydı. Frederick daveti kabul etti. Böylece uzun zamandır barut fıçısına dönen Katolik-Protestan ilişkileri savaşa dönüştü. Otuz Yıl Savaşları başlamış oldu.


Palatine Elector'ü Frederick V
Otuz Yıl Savaşları Rocroi Muharebesi Portresi




      Frederick herhangi bir desteği olmadan tahtı kabul etmişti. Kral James, Frederick'in bu hareketini onaylamadı. Kral, Frederick için Habsburg Hanedanı ile arabuluculuk yapmaya çalıştı.



      Kral James'in ülkesindeki Protestanlarda da Elektör Frederick'e karşı büyük bir sempati ve destek vardı. Parlamento'da bu desteği Avam Kamarası dile getirdi. Ayrıca Avam Kamarası, kabinenin ekonomi politikasını sert bir şekilde eleştiriyor, kral yanlısı Francis Bacon'u -Verulam Baronu- yolsuzlukla suçluyordu. Lord Bacon 1621 yılında yargılandı, suçlu bulundu ve hapse atıldı fakat kısa zaman sonra çıktıysa da politik yaşamı bitmişti. Hayatının geri kalanını politikadan uzak bilim çalışmalarıyla geçirdi.


Lord Francis Bacon



      Kral James sadık ve yetenekli bir bakanını kaybetmişti. İspanyol kuvvetleri Rhineland bölgesini kolayca işgal etmişti. Ayrıca bozulan ekonomiyi klasik vergi yoluyla aşmaya çalışan Kral, parlamentoyla uzlaşmaya karar verdi. Fakat parlamento, İspanyol İmparatorluğu'na savaş ilan edilmesi koşuluyla buna izin verdi. Kral ise İspanyol İmparatorluğu ile bir savaşı göze alamadı. 



         Kral başka bir yol denedi. Oğlu Prens Charles'ı ve Buckingham Dükü'nü İspanyol İmparatoru'nun kızıyla evlendirmek üzere Madrid'e yolladı. İspanyollar Prens Charles'ı ve Dükü iyi karşılamadılar. 5 ay süren yolculukta hakarete, alaylara ve küçük düşürücü hareketlere maruz kaldılar. Prens Charles ve Dük, İspanya'dan nefret ederek ve savaş isteğiyle ülkelerine döndüler.



      1624 yılında Parlamento yeniden toplandı.



      Bu sürede Kral bütçesini Middlesex Lordu Lionel Cranfield'in çabaları sonunda hemen hemen düzeltmişti. Lord Cranfield tüccar ve finansçıydı. Güçlü bağları vardı. Siyaset içinde hızla yükselmiş ve Hazine Komisyonun da görev almıştı. Kral tarafından 1622 yılında Middlesex Lordu ilan edilmişti. Fakat Lord Cranfield tüm bu başarılarına rağmen ülkesinin İspanyol İmparatorluğu ile savaşına son derece karşıydı ve parlamento da bunu dile getiriyordu.


      Toplanan parlamento Lord Cranfield'i yolsuzluk ve rüşvetle itham etti. Kral, Lord Cranfield'e destek olsa da bütçesini tamamen denkleştirmesi gerekiyordu. Bunun için de vergiye ihtiyacı vardı. Parlamento Lord Cranfield'in görevinden alınıp, yargılanması karşılığında mali destek ve vergi sözü verdi.



      Lord Cranfield azledildi, yargılandı, suçlu bulundu ve hapse atıldı ama birkaç gün sonra Kral tarafından affedildi ve serbest bırakıldı. Takip eden yıllarda itibarı iade edildi. 1640 yılında Lordlar Kamarası'na yeniden atandı. 1645 yılında hayatını kaybetti.


      1624 Parlamentosu ayrıca tekel bağışını yasaklayan yasayı krala kabul ettirdi.



      Prens Charles ve Buckingham Dükü İspanya'dan döndükten sonra devlet işlerini yaşlanmış kraldan yavaşça almışlardı. Hükümette, sarayda, orduda, kilise de hatta az da olsa parlamento da kontrolü ele aldılar.



      1567-1625 yılları arasında İskoçların Kralı, 1603-1625 yılları arasında İngiltere ve İrlanda Kralı, İncil'i ilk kez İngilizce'ye çevirten, uzlaşma politikası izleyen, akılcı düşünen ve hareket eden, Majesteleri JamesVI - I,  27 Mart 1625 tarihinde dizanteri sebebiyle yatağında hayatını kaybetti.


      Prens Charles 27 Mart 1625'te İngiltere ve İrlanda Kralı, İskoçya Kralı olarak tahta çıktı. 2 Şubat 1626'da taç giyme töreni yapıldı.

İngiltere ve İrlanda Krallığı Kralı ve İskoçya Krallığı Kralı Charles-I




      (Bkz: Masum ve Zalim Kral: Charles-I)



      Kral Charles tahta çıktığında yönetimde fazla bir değişiklik olmadı. Kral ve Buckhingham Dük'ü yönetimi ellerinde bulunduruyorlardı. Fakat babasının Puritanlarla olan ılımlı ilişkisi bozuldu.


      Buckhingham Dük'ü, Fransa Kralı Henry IV'un kızı Katolik Henrietta Maria ile Kral Charles arasında bir evlilik görüşmesi ayarladı ve başarılı oldu. Bunun karşılığında Kral Charles, Protestan güçleri yok etmek üzere meşhur La Rochelle'de ki kuşatma için Fransa'ya yardım edecek ve Kral Charles kendi ülkesindeki Katoliklere ibadet özgürlüğü verecekti. Londra'da fırtına koptu. Muhalefet beklenenden çok daha şiddetliydi.



      1626 yılında Parlamento, Sir John Elliot liderliğinde Buckingham'a saldırdı. Saldırı püskürtüldüyse de Parlamento muhalefetinin gücünü göstermiş oldu. Sir Elliot bir süre tutuklu kaldı ve sonra salıverildi.



      Parlamento ise saltanat vergisini bile görüşmeden dağıldı. Kral Charles ise bu vergileri parlamento kararı olmadan almaya devam etti. Bununla da yetinmeyerek borçlanmaya gitti. 


      Mart 1627 tarihinde 5 Şövalye ödeme yapmayı reddetti. Bunun üzerine Five Knights Case/5 Şövalye Davası olarak tarihe geçen davada mahkeme 1591 ilkesini aynen benimsedi ve kralın keyfi tutuklamalarını teyit etti. Fakat kralın zorla borçlanması ile ilgili bir karar vermedi. 


      1628 yılında Parlamento meşhur Petition of Rights/Haklar Bildirgesini ilan ederek, her türlü zorla borçlanmaya, keyfi tutuklamaya  ve keyfi verginin yapılamayacağını beyan etti. Şövalyelerin, Kral'ın emri olmasına serbest bırakılması, Kral Charles'ı dehşete düşürüp öfkelendirse de birşey yapamadı. Parlamentoya ihtiyacı vardı ve asker toplaması gerekiyordu, çünkü Fransa'ya verilen söz sebebiyle, İspanya ile savaşa girilmişti.



      Parlamento ise aynı bildirge ile sıkıyönetim ve keyfi asker toplamayı yasaklamıştı. Kral Charles yine de zorla asker topladıysa da, La Rochelle'de ki savaş çok çetindi. Takviye ve mali desteğe ihtiyaç vardı. 



      Ağustos 1628 tarihinde Buckingham Dük'ü, Parlamento taraftarı ve Protestan olan Teğmen John Felton tarafından suikast sonucu öldürüldü. Teğmen Felton olaydan kısa bir süre sonra yakalandı ve Kasım 1628 Tarihinde idam edildi.



      Bu olay Kral Charles için bardağı taşıran son damla oldu. Kral, parlamentoyu 1629 yılında dağıttı ve 11 yıl boyunca parlamento toplanmadı. Bu dönemde Kral Charles, Londra Piskoposu William Laud'u Baş Sekreter olarak atadı.



      Kral bu dönemde Puritan Parlamenter Preston ile Laud arasındaki rekabete göz yumarak bir mezhep isyanını önlemeye çalıştı fakat Laud, Kral'a daha çok sadık ve bağlıydı. Kral Charles, kilise gücünü arttırmak için Laud kartını kullandı.


      Kralın diğer bir sadık taraftarı Strafford Earl'i olan Sir Thomas Wentworth'dur. Lord Wentworth, 1614 yılından beri parlamenterdi. Kral James saltanatında merkezde durmuştu. 1627 yılında keyfi vergi ödemediği için 1 yıl hapiste yatmış, Haklar Bildirgesi'ne imza atmıştı ama arkadaşlarının yanında krala karşı bir kere daha bağlılığını sununca, parlamento da hain ilan edildi. Lord Wentworth, kralın politikalarını eleştiriyor ama monarşiye her daim bağlı olduğunu vurguluyordu. 1629 yılından sonra her konuda Kral Charles'a destek verdi ve yanında yer aldı.



      Lord Wentworht'un çok fazla düşmanı olmuştu. 1628 yılında Lordlar Kamarasına girmesi ve 1629'da kraldan yana saf alması düşmanlarını kendisine karşı faaliyete geçirdi. 1631 yılında bir suikastten kurtulmasından sonra kral, onu hem başkentten uzak olması hem de kralın çıkarlarına hizmet etmesi adına Lord Lieutenat of Ireland / Irlanda Yöneticisi-Lord'u olarak, İrlanda'ya gönderdi. Lord Wentworth bir yöneticiden daha çok yetkiyle 1632 yılında İrlanda'ya gitti. İrlanda'da reformlar yaptı. Kültürel anlamda birçok yenilikler geliştirdi. Ticareti ve ekonomiyi güçlendir. Fakat baskıcı ve sert yönetimi sebebiyle 'Kara Tiran Tom' olarak anıldı.


Lord Thomas Wentworth





      Merkezde ki yönetim ise uyum içerisinde değildi. Laud ve Lord Wentworth'un işbirliğine rağmen, Hazine Bakanı Weston, Lord Cottington ve kralın eşi Henrietta Maria etrafında toplanan güçlü bir muhalefet vardı. Özellikle kralın eşinin koruması ve kayırması ile Katolik grup sarayda güçlendi. Katoliklere uygulanan İtaatsizlik Yasası birçok yerde uygulanmıyordu. 1637 Tarihinde Roma Kilisesi'nin üst düzey temsilcisi Hükümet Binasında kabul edildi.



      Krala karşı ciddi bir Devlet Kilisesi ve Protestan muhalefet yükseliyordu. Kral bunu dengelemek için kiliseyi eleştirenlere karşı acımasız yaptırımlarda bulundu. Üst düzey hukukçular, doktorlar, Katolik din adamları, bürokratlar Devlet Kilisesi'ni eleştirdikleri için işkenceye maruz kaldılar, mülklerinden oldular, hapis yattılar.


      Kral Charles'ın dış politikası ise çok başarısızdı. Bunun en temel sebebi parasızlıktı. Kral'ın etrafındaki kesim, özellikle Weston'un başını çektiği grup mali bir tiranlık oluşturmuşlardı. Rüşvet, yolsuzluk, yanlış ve kişisel mali reformlar tüm ülkeye ağır zararlar verdi. Hükümet borçları büyüdü, bütçe inanılmaz açıklar verdi.



      Bu durumu ise 1634 yılında Kral ek bir vergi ile düzeltme yöntemine gitti. Ship Money / Gemi Parası, kraliyet donanmasına gemi yapımı için limana sahip bölgelerden alınmaya başlanan vergi 1 yıl sonra kıyıda olmayan iç bölgelerde de toplanmaya başlandı. 1636, 1637, 1638 yıllarında da parlamento tarafından onaylanmamış bir vergi haline dönüştü. Bu durum karşısında muhalifler bir itiraz davası açtı. Fakat yargıçlar gerekçe göstermeden Gemi Parası'nın lehine karar aldılar. Kral bu karara dayanarak vergi politikasında daha keyfi hareket etmeye başlayacaktı.



      Krallığın Kuzeyinde, İskoçya'da ise işler iyi gitmiyordu. Savaş yaklaşıyordu. Kral Charles, babası Kral James gibi çok sert muhalefete rağmen kiliseyi atadığı piskoposlar ve onlara dikte ettirdiği kararnameler yoluyla yönetmeyi yeniden kurmuştu. (Kral James'in ölümüne yakın ve Kral Charles'ın tahta çıktığı ilk yıllarda bu yönetim oldukça zayıflamıştı).



      İktidarının ilk yıllarında Kral Charles, kilisenin topraklarına el koymuş olan soylulardan toprakları geri almaya çalıştı. Soylular buna karşı kralı savaşla tehdit ettiler.



      Kral Charles 1637 yılında İskoçya'da en büyük hatasını yaptı. Soylulara karşı, İskoç halkını İskoç Kilisesi'nden kopararak, İngiliz Anglikan Devlet Kilise'nin yanına çekip, halkın anlayabileceği, sade, bir kitap olarak İngiliz Dua Kitabı'nın biraz değiştirilmiş şeklini devreye soktu. Kitap, Anglikan kilisesinin ibadet şekillerini, kilise yasalarını, İngiliz-İskoç birliği eksenli bir konu içeriyordu. Bu kitabı merkezden atadığı piskoposlar veya rahipler aracılığıyla, İskoçya'ya ulaştırdı.



      Fakat 1638 yılında tepki çok sert oldu. Yıllardır vergilerle ezilen, karşılığında çok az şey gören İskoç halkı, üstüne din üzerinden baskıya uğrayınca barut fıçısı gibi patladı. İskoçya'nın her yerinde National Covenant / Ulusal Sözleşme imzalandı. Sözleşmede İskoç Halkını, Kral Charles'a karşı birlik olmaya ve savaşa çağırıyordu. Hızla bir ordu kuruldu. Merkez yönetiminin tüm bürokratları, din adamları kovuldu. 1639 yılında ordu güneye yöneldi. Birinci Piskoposlar Savaşı başlamıştı.


      Kral Charles ise isyan ordusuna karşı bir ordu kurmak üzere bir kararname yayınladı. Fakat askerlerinin sayısı azdı ve çoğu gönülsüzdü. Ayrıca kralın, onlara verecek parası yoktu.



     Bunun üzerine 1639 Mayıs'ında , İskoçlarla temasa geçip Berwick Antlaşmasını imzaladı. Bu antlaşmayla; İskoçlar güneye ilerleyişi durduruyordu. Kral Charles'da İngiliz Dua Kitabı'nı toplatacak ve soylular üzerindeki baskıyı azaltacaktı. Fakat atadığı piskoposlardan vazgeçmeyince ipler yeniden koptu.



      Muhalefet ise durumun ciddiyetini kavramıştı. İskoçlarla temasa geçip krala baskı yaptılar. Kral, çıkış yolu bulamayınca 11 yıl sonra parlamentoyu yeniden toplantıya çağırdı.


      13 Nisan 1640 yılında parlamento toplandı.

      İkinci Piskoposlar Savaşı İskoçların yürüyüşe geçmesiyle başladı.

      
Ulusal Sözleşme'nin imzalanması ve Piskoposlar Savaşı tasviri portresi



      İskoçların güneye yürüyüşe başlamasından hemen sonra Lord Wentworth, kral tarafından Londra'ya geri çağrıldı. İskoçya sorunu ile ilgili kral tarafından danışman olarak atandı. Parlamentoya savaş bütçesi çağrısı yaptı. Fakat Avam Kamarası'nda yaptığı konuşma alay konusu oldu. Hemen sonra İrlanda'ya giderek burada kral adına asker toplamaya başladı. Ayrıca bütçe çalışması yaptı. Londra'ya yanında çok az asker fakat iyi bir bütçeyle döndü.



      Parlamento ise Kral Charles'a her konuda engel çıkardı. Muhalefetin güçlü ismi John Pym, krala istediği vergiyi onaylayacaklarını fakat karşılığında; Soylulara yapılan baskılardan vazgeçilecek, parlamento güvence altına alınacak, İskoçlara her türlü dini güvence verilecek, Lord Wentworth yargılanacak, saraydaki Katolik unsurlar tasfiye edilecekti. Kral bu şartların hiçbirisini kabul etmediği gibi parlamentoyu 5 Mayıs 1640 yılında dağıttı. Bu parlamento tarihe Short Parliament / Kısa Parlamento adıyla geçti.


      Muhalifler tutuklandı. Convocation / Kilise Temsilciler Kurulu ise varlığını sürdürdü. Kral, din unsurunu kullanmaya devam ediyordu. Kurul, vaazlara sınırlama getirdi, kralın haklarını kabul etti, kiliselerin güçlü parmaklıklarla çevrilmesini ve bir dizi yeni dinsel yasayı onayladı. Ayrıca krala 22.000 Sterlin bağışladı. Kilise böylece krala biat etmiş oldu. Fakat bu sadece kurulda ki din adamları için geçerliydi. Ülke, iç savaşa giriyordu.



      Mali sorunlar çözülemedi. Londra'nın ileri gelenleri, zenginler, soylular, şövalyeler borç vermeyi reddetti. Ordu parasız ve gönülsüzdü. İsyan an meselesiydi.



      İskoçların ise beklemeye tahammülü kalmadı ve 1640 Ağustos'unda çok cılız bir direniş görerek Newcastle'ı ele geçirdiler. Kral, haberi alır almaz, Lordlar Kamarası'na, ileri gelen soylulardan oluşan Büyük Konsey toplama çağrısı yaptı ama bu konseyde parlamentoyu yeniden açmayı tavsiye etti.



      1640 yılının Ekim ayında Ripon'da geçici barış imzaladı. Kalıcı barış imzalanana kadar İskoç Ordusu'na günde 900 Sterlin ödemeyi kabul etti. Ülke ekonomisi iflas etmişti.


      Kontluklardan gelen çağrılar, Londra'da ki gösteriler, ileri gelenlerin tavsiyeleri ve hatta Lord Wentworth'un planları başarısız olunca kendisinin de tavsiyesi sonucunda kral pes etti. Tarihe Long Parliament / Uzun Parlamento olarak geçen parlamento 3 Kasım'da toplandı.



      Uzun Parlamento toplantısı yapıldığı ilk gün, Laud azledildi, Lord Wentworth tutuklandı, hükümet dağıtıldı. Kralın yönetimindeki bakanlar ülkeyi terk etti. Lord Wentworth önce yolsuzluk ve rüşvet ile suçlandı. Fakat Lord'un askeri bir darbeyle parlamentoyu dağıtma planı öğrenilince, Vatana İhanet ile suçlandı ve Mayıs 1641 yılında idam edildi. (Lord Wentworth'u, parlamento da hem sorgulayan hem yargılayan ve idam cezasına hüküm veren John Pym 1643 yılında hayatını kaybetti. Törenle gömüldü. Cromwell dönemi bitip, Kral Charles-II tahta çıkınca mezarında ki kemikleri çıkarıldı, yakılarak Londra kanalizasyonuna atıldı).

Lord Wentworth'u yargılarken tasvir edilen Uzun Parlamento




      Parlamento Triennal Act / Toplantı Yasası çıkararak Kral 3 yıl parlamentoyu toplantıya çağırmazsa, parlamentonun kendiliğinden toplanmasına imkan veren ve parlamentonun dağıtılmasını yine parlamento kararına bağlayan bir yasa çıkardı. Ayrıca bu yasa ile parlamento her türlü vergi hakkını, sıkıyönetim ve asker toplama emrini ele alıyordu. Kral Charles'ın tüm yetkileri elinden alınmıştı. 11 yıllık baskı dönemi karşı-baskı doğurmuştu.



     Kralın koyduğu vergiler kaldırıldı, Kraliyet Mahkemeleri dağıtıldı, muhalifler serbest bırakıldı. Kraliyet Mahkemelerinden zarar görenlere fazlasıyla tazminat ödendi. Saraydaki Katolik grup tasfiye edildi. Basın sansürü kaldırıldı. İskoçya'da ki piskoposluk yönetimi kaldırıldı.



     Parlamento aldığı bu sert ve radikal kararlarla ile kendi arasında bölünmeye başlamıştı. Kararlar alıp uygulandıkça, çoğunluk daha sola kayarken bir grup ise bu kararları aşırı buluyordu. Bu bölünme hızla Kralcılar ve Parlamentocular olarak evrilmeye başladı.


      Kral Charles hem destek toplamak hem de İskoçya'da ki herhangi bir isyana karşı Ağustos-Kasım 1641 yılları arasında İskoçya'ya bir gezi yaptı. Burada Presbyterian mezhebini İskoçya'nın resmi mezhebi/dini olarak kabul etti. Londra'dan Kral Vekili'nin gönderdiği bir ulakla İç Savaş tehlikesi ve İrlanda İsyanı'nın boyutları ile ilgili haber alınca Edinburgh'dan büyük bir saygı ile ayrıldı.




      1641 yılının Ekim ayında İrlanda'da Lord Wentworth'un ölüm haberinin hemen ardından büyük bir isyan patlak verdi. Binlerce İngiliz öldürüldü. Irish Loyalist / İrlandalı Sadıkçılar büyük çoğunluğu -ki tüm sadıkçı askerlerin sayısı isyancılar karşısında çok çok azdı- Londra'daydı. İrlanda'da olan hemen tamamı isyancılara katıldılar. İrlanda neredeyse düşmüştü.


      Parlamento derhal bir ordu kurma emri verdi fakat ordunun komutanlığına kralın atadığı komutan reddedildi. Hatta Parlamento çok daha ileri giderek, tüm ordunun Başkomutanlığını parlamentonun atayacağı bir komutanın olmasını istedi.



      Bu oylamadan hemen önce İrlanda'daki isyanın sorumlusu olarak kralın ve kralın politikaları olarak gösterilen Grand Remonstrance / Büyük İtiraz kabul edildi. Sadece 7 oy farkla Avam Kamarası'nda kabul edildi ama bu bildiri iç savaşın bir nevi ilanıydı.


      Kral Charles ipleri yeniden eline almaya karar verdi ve parlamentoya kral karşıtı Five Members / 5 Üye'yi tutuklatmak üzere asker gönderdi. (Pym, Hesrilge, Hollas, Hampden ve Strode). Muhalifler kaçtılar ve Londra ileri gelenlerine sığındılar. Ülkenin her tarafından ve Londra'dan, Parlamentaristlere destek mesajı yağdı. Halk sokaklara çıktı.



      Kral Charles, kontrolü yitirdiği şehirden ayrıldı. 5 Üye ise şehrin merkezine büyük bir coşku ile çıktı.



      Çatışmalar hızla tüm ülkeye yayıldı. Kral, İngiltere'nin kuzeyinde destek arıyordu. Sir John Hotham, krala hakaret içeren bir mektup göndererek kralı Hull'a sokmadı.

      Kral Ağustos 1642 yılında Kraliyet Savaş Sancağı'nı Nottingham'a dikti. Parlamento ise ordusuna komuta etmek üzere Essex Earl'ü Lord Robert Devereux'u atamıştı.



      İngiliz İç Savaşı başlamıştı.

      (Bkz: 1642-1651 İngiliz İç Savaşı: Savaşın İlk Dönemi 1642-1646)



Çeviri ve Hazırlayan: Lord Murrays

Kaynakça:


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder